Özgürlük...
Biraz daha farklı bir deneyimi yaşamak ya da daha önce hiç bulunmadığı ortamlarda olmak mıydı amacı? Belki de içlerinden birine aşık olup kaçıp gitmişti. Onlardan değildi, onların içinde değildi fakat onlardan ayrı bir yerde de değildi. Hiç kabul edilmedi belki hiç sevilmedi, kimi nefret etti kimi küçümsedi fakat o bir türlü vazgeçmedi. Geri dönemedi. Geri dönemezdi, çünkü artık eskiden olduğu kişi değildi. Mutasyona uğramadan değişim geçirmişti. Dışarıdan bakıldığında aynıydı fakat iç dünyası oldukça farklılaşmıştı.
Soğuk kış günlerinin ve etraftaki tüm korkunç manzaranın varlığına aldırmadan, yıllar geçip gidiyordu. Kurt sürüleri zaman zaman onlara yaklaşıyordu. Başına hicbir şey gelmeyecekmiş gibi yürüyordu yollarda. Korkuyordu... Hem de çok korkuyordu. Dondurucu soğuğa karanlık gecelere vahşi kurtlara inat geri dönmüyordu.
Dört yıl önce o gün standart hayatını, standart bir yerde tüketirken, bir gün eğlenmek için uzaklara gitmeye karar verdi. Biraz dolaşıp gelecekti. Bir süre yol aldıktan sonra, yolun kenarında daha önce hiç görmediği türden biriyle karşılaştı. Biraz sohbet ettikten sonra eve doğru yol aldı. O akşam uzun uzun düşündü, tekrar gitmenin hayallerini kurdu.
Sabah hava aydınlanmadan sessizce kapıdan çıktı. Çevredeki evlerin ışıkları henüz daha aydınlatmıyordu karanlığı. Acaba hala orada mıydı? Belki de hiç gelmeyecekti. Önemli işleri olabilirdi. Sözleşmemişti üstelik. Aynı yerde onunla tekrar karşılaştı. Bu kez yanında daha uzun kalmak istedi. Sonraki günler de aynı şekilde geçiyor fakat artık ondan ayrılmak istemiyordu.
- Seninle kalabilir miyim? Seni hiç rahatsız etmeyeceğim söz.
Sorusuna cevap alamamıştı lakin eve dönmesi gerektiğini unutmuş, neşeyle bilmediği bir yere onun peşinden gidiyordu bu kez.
Yolda tatlı tatlı sohbet ediyorlardı. Uzaklarda bir toz bulutu belirdi. Güçlü ayak sesleri ve bağırışlar onu biraz korkutmuştu. Çok kalabalıklardı. Arkadaşının yanından hiç ayrılmıyor, kendini onun yanında güvende hissediyordu. Bugün, yarın öbür gün derken aylar geçti, yıllara döndü bizimki eve dönmedi.
Bir gün kaçarcasına yanından ayrıldı. Ondan ayrı kaldığı zamanlarda hayat enerjisi alınmış gibi hissediyordu kendini. Bir daha ayrılmamak üzere yanına koştu.
Bir daha hiç ayrılmadılar.
SON SÖZ NİYETİNE:
Belki de bundan sonra çiftliklerde karın tokluğuna çalıştırılacak hayvan kalmaz. Hikayemiz, sistemin dışına çıkabilmiş, başkalarına benzeyip mutsuz olmak yerine, olmak istediği gibi davranıp kendi yolunu çizen bir inek hakkında. Haberi okumak isteyen linkin üzerine tıklayabilir.
Bizon sürüsüne katılan inek |
heeeey hoşgeldiiin :)
YanıtlaSilhoşbulduuum:)
SilHayvanlarin yasadiklarini düsündükce insan olmaktan utaniyorum bazen 🙄.
YanıtlaSilİnsan için de geçerli:)
Silişe girmiştin çalışıyon de mi dahaaa :)
YanıtlaSilÇalışıyorum evet. Hayat enerjim öyle bitiyor, öyle yoruluyorum ki eve geldiğimde ayaklarımı bir an önce uzatıp yatmak istiyorum. Düşünecek halim kalmıyor.
SilDerya'cığım ben hikayenin sonunu anlayamadım:( arkadaşıyla çok mutluyken aniden kaçarcasına tekrar evine mi gitti? Yoksa arkadaşıyla mı kaldı bir daha hiç ayrılmadılar demişsin ya orada biraz kafam karıştı...
YanıtlaSilAh hayvanların hayatı tamamen dram:(
Hayvanın kafası karışık. Nereye ait olduğu konusunda kararsızlık yaşıyor. Hata yapmış olabileceği ihtimali onu kaçmaya zorluyor.
SilFakat sonra tekrar geri dönüyor. Dram her daim:))
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSilÇok üzgünüm. Yorumunuzu yanlışlıkla sildim. Zahmet olmazsa tekrar alabilir miyim?
Silheeeeey iyisin di miii :) twitte görüyom seni neyse kiii :)
YanıtlaSilİyiyiiimmm. Sendeki bu enerji oldukça, biz de iyi hissediyoruz neyse ki:)
Silİneği kendime çok yakın buldum. Bence bizonlar da onu korumaya almış.:D
YanıtlaSilHepimiz birer ineğiz. Yaşasın inekler ve bizonların iyileri:))
Sil