#bedenselhasar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
#bedenselhasar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Mayıs 2022 Cuma

SİGORTA İŞİNDEN PARA KAZANMAK




             Hani bir trafık kazası geçirdiğinizde sizi ilk arayanlar sevdikleriniz ve sizi tanıyanlardır ya. 


             Öyle değil:)) 

             Özellikle ilk yıllarda yoğun bir şekilde arayanlar vardır. Düşünün hatırlayacaksınız. Belki de çok rahatsız olduğunuz kişiler. Kötü bir haberim var ki 8 yıl boyunca aranacaksınız.

               Okuyanlar içinde trafik kazası geçirmiş olanlar varsa, zaman zaman sinirlerini zıplatan bu insanların neden onları bu kadar rahatsız ettiklerine akıl sır erdirememişlerdir. 

              Bu kabus olmalı bi türlü kurtulamıyorum diyeniniz de vardır tabii. Bir gün konuştuğum kazazede, ne kadar bıktığından bahsetmişti. Ben de en kısa zamanda telefonu kapatmamız için. "Bir şey yok" cevabını biz sormadan vermelisiniz demiştim. Aslında sizden öğrenmek istediğimiz tek şey bu. 

Kazada bir yaralanmanız oldu mu?
Bir sakatlık yaşadınız mı ya da ameliyat oldunuz mu?

             "Bir şey yok" 

              Sihirli kelimeler bunlar oysa ki. O kelimeleri söylediğinizde, telefon en kısa sürede kapanıyor. Eğer söylemez sinirlenir daha fazla şey öğrenmek isterseniz ya da başka şeyler söylerseniz konuşma uzuyor da uzuyor.

              Bizler de sizlerin sağlığını, ne durumda olduğunuzu merak ediyoruz hatta en sevdikleriniz kadar merak içindeyiz. Belki bir yardıma ihtiyacınız olur diye de düşünüyoruz. Kaza geçiren mağdurlar yanlış davrandıkları için, bazen de yapmaları gerekenleri yapmadıkları için hak kaybına uğrayabiliyorlar. İşte biz sizleri bu yüzden de rahatsız ediyoruz. Bir de böyle düşünün.

                Kişi kaza geçirdiğinde, yolcu ise her şekilde haklı oluyor. Bazen bunu bilmeyebiliyorlar. Bazen de meydana gelen yaralanmanın cezasını direksiyon başındaki arkadaşlarına ödetileceğini düşünüp sessiz kalıyor, hakları için bir şey yapmıyorlar. Kazaya ne sebep olursa olsun, şayet şoför alkollü değilse ondan herhangi bir ücret alınmıyor.

                Yıllarca ödenen zorunlu trafik sigortalarında, bu tür yaralanmalar da sigorta altına alınıyor     fakat insanlar başlarına böyle bir kaza gelmeden bunu bilmiyorlar. 

                 Bazen de trafik kazasında, kazaya sebep olan araç kaçıp gidiyor bulunamıyor. Şimdi nereden bulacağız da hakkımızı alacağız diye düşünen mağdur, şikayetçi olmayabiliyor. Oysa ki çarpan kişi bilinmiyor olsa bile, yaralanmanızın karşılığı olan tazminat tutarını yine de alabiliyorsunuz. Yapmanız gereken tek şey, olayı kayda geçirmek. Bunun için de 6 ay süre tanınmış. 

                 Bedensel sakatlanmalarla ilgili yapılan danışmanlık hizmetleri de bedensel hasar ve danışmanlık sigorta müşavirleri tarafından gerçekleştiriliyor. Kazada mağdur olan kişilerin, karşı tarafın sigorta şirketlerinden alacakları tazminatla ilgili süreci takip etmek de bir iş alanı. 

                 Benim çalıştığım firmanın kuruluşu da bir kazaya dayanıyor. Firma sahibi yıllar önce bir trafik kazası geçiriyor ve o zaman karşı tarafın sigorta şirketi kendisine bir ödeme yapıyor. Bu alanda bir iş yapabileceğini fark ediyor ve kendi adına bedensel hasar danışmanlık şirketi kuruyor.

                  Açıkçası, ben de böyle bir iş yapmadan önce bu sektörün varlığından haberdar değildim. Ancak başlayınca bazı şeyleri öğrenmiş oldum. Bu sektörün oldukça kazançlı bir iş olduğunu da belirtmek isterim.

                   Neyse çalıştığım süre boyunca her gün yüzlerce insanla telefonda görüştüm. Bazıları çok kibardı bazıları baya sinirliydi. Çoğunlukla sabırla dinlediler ve ben de sabırla onların anlattıkları -kimi zaman oldukça acıklı- kaza hikayelerini dinledim. Yardımcı olmaya çalıştım.

                   Bazılarına söyleyecek bir şey bulamıyor insan. Eşi vefat etmiş, çocuğu, annesi ya da babası. Hiçbir tazminat, hiçbir teselli onları geri getiremez biliyorsun fakat yine de işin olduğu için yapmak zorundasın. Birilerinin onlara yardımcı olması gerekiyor çünkü. 

                    Bir keresinde telefonda konuştuğum genç bir adam bana "Hangi kazayı soruyorsunuz?" diye cevap verince "Sık sık kaza mı geçiriyorsunuz efendim" diye cevap vermiş bulundum. Öncesinde konuştuğum onlarca kişi zarar görmemişti. "Yaralanmadıysanız sorun yok" dedim. O da "Yaralandım evet" dedi. Buyurun sizi dinliyorum deyince olayı anlatmaya başladı. Trafik ışıklarında durduğu esnada, freni patlayan bir beton mikserinin bacaklarını ezdiğini ve artık iki bacağının da olmadığını söylerken sesi titriyordu. Gözlerinin yaşardığını görüyor gibiydim. Ben ne diyeceğimi bilemedim. Benim de gözlerim sulandı neredeyse ağlayacaktım. Sesim titredi mi bilmiyorum. Sanki geçici bir şey yaşamış gibi, sanki atlatacağına inanarak konuşmaya çalıştım. Olaya odaklandım ve sadece yapabilecekleri konusunda bilgilendirdim. Hala aklıma arada geliyor. Ne yapıyor acaba diye. İnsanın böyle bir kaza yaşayıp böylesine korkunç bir acıyı yaşaması bir yana, bundan sonra hayatına devam etmesi de kolay değil. 

                    Bu tür hayatlara da tanık oldum işte. 

Sigorta işine artık evde devam ediyorum. Trafik kazası geçirdiyseniz ve yardıma ihtiyacınız varsa beni arayın.