16 Şubat 2022 Çarşamba

KENDIN İÇİN YAŞA

              Öldüğünde mezarının başında elli kişi etmeyecek insanlar için yaşamak kadar akılsızca bir şey yok. Başkaları ne der diye yıllarca olduğundan farklı görünmeye çalışan, yalandan ibaret olan hayatını sosyal medyada sergileyen, üç beş akrabanın yaptığı yorumlara takan insanların ise mutlu olması imkânsız gibi.

               'Biliyorsun takip edenler var. Kocamla aramızın bozuk olduğunu bilseler dillerine dolarlar. Fotoğraflarda mutlu çıkmalıyız ki sonra arkamızdan dedikodumuzu yapmasınlar."deyince 
"Yok artık" dedim. Bu kadar da takma ya sen ünlü müsün? Kıytırık sayıdaki akrabalarının yapacağı yorumlara göre mi hayatını sürdüreceksin? Olmadığın gibi görünmeye çalışmak seni yormuyor mu? Biraz daha ilgi çekebilmek için kurduğun rakı sofrasında yaptığın göstermelik eğlence, daha sonra seni nasıl iğrendirmiyor?

               Küçücük dünyalarında yaşayan, yaptıkları tek sosyal faaliyetleri dedikodu olan, bir kitap okumamış, doğduğu topraklardan birkaç kilometreden fazla uzaklaşamamış, araştırmamış, gözlemlememiş, "Filancaların kızı da bak bak.." haricinde bir analiz yapamamış ve bundan son derece aciz insanların senin hakkındaki fikirlerine odaklanmak yerine gerçek bir mutluluğa odaklansan, kendin, eşin ve çocukların için bulacağın daha faydalı, eğlenceli ve yaratıcı fikirlerin peşinde koşsan, belki gerçekten de mutlu olabilirdin.

              Olduğu gibi davranan insanlara hayranım ben. Samimi ve gerçek insanları kolluyorum. Sahteliğe tahammülüm yok. Dedikleri ile yaptıkları bir olan ve "El alem ne der" i olabildiğince aşmış insanlar ilgimi çekiyor. Ya da sonunda elde edecekleri ufak da olsa bir menfaat için farklı davranmayan insanlar.

              Önce ailem diyen adam gerçek bir babayiğit mesela. Eşi ve  çocuklarının ihtiyaçlarını ön planda tutan adam hayırlı. Yıllarca etrafındaki üç beş arkadaşı için saatlerini ve parasını feda eden, çocuklarına gelince verecek bir şeyi kalmayan biri, hiçbir şekilde saygıyı hak etmiyor. Toplumun "kılıbık", 'hanım köylü' yakıştırmaları bile elalem kavramının ifade ettiği, toplumun  'beni dinle, bana uy, benim için yaşa" demesinin bir başka şekli değil mi?

              Hiç kimse mükemmel değil. Mükemmel görünmeye çalışan ve karşısındakilerden de mükemmellik bekleyenler de dünyanın en kibirli insanları. Kibirliler de hayatı çekilmez kılanlardan.

               İnsanlara baktığımda bazen eksik bazen  zayıf fakat son derece gerçek halleri benim dikkatimi çekiyor. Uzun uzun düşünüp gülümsüyorum. Şefkat hissi tüm kalbimi kaplıyor.

             İnsanların eksik, kusurlu fakat doğal hallerini seviyorum.






























11 yorum:

  1. İnsanın mezarına kaç kişinin, kimin geleceğinin hiç önemi yok, önemli olan Allah ondan razı mı? Gerisi boş zaten.
    Akraba ve çevre insana çok karışıyor malesef. Umursamamak diplerinde yaşıyorsan kolay değil. Hele de baba ya da anne hep onların ağzına bakıyorsa 'ben dilediğimi yaparım kime ne' demek zor. Hiçbir şey olmasa bile üstünde negatif enerji bıraktıkları için kendi sorununu çözebilecekken bile karamsar oluyorsun, soğuyorsun. O yüzden ben sorunumu başkalarına yansıtmayı sevmem. Bilseler neyime yarayacak, bilmesinler daha iyi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah'ın rızası, insanların rızasından geçiyor aslında. Bu dediklerimle biraz çatışıyor gibi gözüküyor ama şöyle ki; karakter olarak insanların sevdiği, sevmese bile bunu kabul ettiği biri olmak, O'nun da razı olduğunu gösteriyor.
      Benim eleştirdiğim, her konuda dışardan nasıl göründüğüne odaklı samimiyetsiz insanlar.

      Eğer yaşadıkların ve yaptıkların kimseye zarar vermiyorsa bırak ne derlerse desinler. Hayal ettiğin ve yapma imkanı bulduğun ne varsa yap. İmkanları elde etmek için çabala.
      Yorum için teşekkürler.

      Sil
  2. Merhabalar.
    Kendisi için değil de başkaları için yaşayanlar konusunu ne kadar güzel işlemişsiniz. Kutlarım. Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim. Açıkça itiraf etmeliyim ki, bu hastalığın hepimizde az ya da çok mevcut olduğunu söylemeliyim. Bu noktada hayatımızda ne kadar özgür olduğumuz tartışılır.
    Kendisi ve ailesi için yaşayan, kendisine ve ailesine değer verenlerden olmak ümidiyle sağlıklı ve hayırlı günler dilerim.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Önceliğimizin ne olduğu önemli biraz da. Nasıl göründüğümüzden çok nasıl mutlu olduğumuza odaklandığımızda sanırım kendimiz için yaşamış oluyoruz.
      Yorum için teşekkürler.

      Sil
    2. Bloğunuzu ziyarete geldim fakat yorumlara kapatmışsınız. Düzenli olarak blog yazamadığım için gelişmeleri kaçırıyorum. Dedem Kırım tatarlarından olduğu için konu ilgimi çekti yorum yazamadım bir de takipçi engelleme ile ilgili bir yazınız okudum bu da bloggerların yeni gündemlerinden sanırım:)

      Sil
  3. İnsan ister istemez sağdan soldan gelen yorumlardan etkileniyor. Ya kulaklarını kapatacaksın duymayacaksın ya da duysan bile takmayacaksın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğru söylüyorsun başkalarının olumsuz yorumlarından etkilenmemek için bu yapılmalı. Benim burada değindiğim başkalarının olası olumsuz yorumları için kişiliğinden taviz verilmesi. Bu da insanı bir süre sonra olmadığı birine dönüştürüyor.
      Yorum için teşekkürler.

      Sil
  4. hıhım evet, haklısın söylediklerinde, bir de bloguna hoşgeldiin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hahaha kaçıncı hoş gelmişlik. Umarım devam eder:)) Sen de haklısın dostum.
      Yorum için teşekkürler.

      Sil
  5. Başkası için yaşamaktan vazgecince insan mutlu oluyor☺️

    YanıtlaSil